Milli Eğitim Bakanlığı, pandemi koşullarında yüz yüze eğitimin yapılabilmesini sağlayacak tedbirleri almaktan çok uzak bir tutum sergilemiştir. Okullarda gerekli hijyen ve temizlik koşullarını sağlayacak yardımcı hizmetli istihdamının yapılmamış olması, eğitime ek bütçe sunulmaması, sınıfların havalandırılabilmesi için uygun koşulların sağlanmaması gibi sorunların yanı sıra ders saatlerinin uzunluğu ve bu nedenle öğretmenlerin maske kullanımının eziyete dönüşmesi gibi acil çözüm bekleyen problemler ortaya çıkmıştır.
Ders saatlerinin 30 dakikaya düşürülmesi, yardımcı hizmetli istihdamındaki eksikliğin giderilmesi, kış aylarının yaklaşması nedeniyle sınıfların havalandırılabilmesini sağlayacak tedbirlerin alınması, eğitime ek bütçe sağlanması, taleplerimizi öne çıkaran basın toplantısını düzenledik.
de okulların açılması ve yüz yüze eğitime başlanmasının üzerinden bir ay geçmiştir. Gerek okulların açılması sürecinde, gerekse sonrasında Kovid-19 salgının etkilerinin en aza indirilmesi için gerekli önlemler alınmamış, atılması gereken adımlar atılmamıştır. Bu süre zarfında sendikamızın tüm çağrılarına rağmen okullara ek bütçe sağlanmamış, fiziki altyapı sorunları giderilmemiş, ders saatleri salgın koşullarına göre düzenlenmemiş, derslik sayısı ihtiyaç oranında arttırılmamış, öğretmen ve yardımcı hizmetli istihdamındaki eksiklikler giderilmemiştir.
Okulların açılmasının üzerinden bir ay geçmiş olmasına rağmen eğitim öğretimin sağlıklı şekilde yapılabilmesi için gerekli önlemlerin halen alınmadığı görülmektedir. Sınıfların düzenli olarak havalandırılması, okul içinde ortak kullanım alanlarının temizliği, bahçe ve açık alan düzenlemelerinin yapılması, öğrenci giriş çıkışlarının düzenlenmesi ve sınıf mevcutlarının azaltılması konusunda ciddi eksiklikler bulunmaktadır. Nüfus yoğunluğu fazla olan bölgelerde kalabalık sınıf sorunu sürerken, seyreltilmiş eğitim uygulamaları hayata geçirilmemiştir.
Her okulun ortak kullanım alanlarının, özellikle sınıfların ve tuvaletlerin temizlik ve hijyen koşullarının sağlanması, okul ve şube bazında öğrenci sayısı, öğrenciler arasındaki fiziksel mesafeyi korumak için yeterli alan olup olmadığı, okul servislerinin durumu, eğitim emekçileri, öğrenciler ve velilerin aşılanma oranı gibi gelişmeler, eğitim-öğretimin sağlıklı koşullarda gerçekleştirilebilmesi açısından son derece önemlidir.
Okullarda ek bütçe/ödenek sorununun sürmesi, fiziki altyapı sorunlarının sürmesi yüz yüze eğitimin sağlıklı koşullarda yapılabilmesini engellemektedir. Okulların öğrenci sayısı, sınıf mevcutları, yerleşim yerinin nüfus yoğunluğu, fiziki altyapının yeterliliği gibi pek çok faktör yüz yüze eğitimin sağlıklı yürütülmesine engel olmaktadır.
DERS SAATLERİ 30 DAKİKAYA DÜŞÜRÜLMELİDİR!
Türkiye’deki öğrencilerin önemli bir bölümü kalabalık sınıflarda öğrenim görmektedir. Öğrenci ve öğretmenlerin 40 dakika boyunca yeterince havalandırılmamış sınıflarda maskeli bir şekilde ders işlemesi sağlıksız bir ortam yaratmakta ve bulaş riskini arttırmaktadır. Eğitim emekçileri, öğrencilerimiz ve velilerimiz tarafından ders sürelerinin 30 dakikaya indirilmesi talebi yoğun olarak dile getirilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı’nı bu konudaki haklı talepler doğrultusunda adım atmaya ve ders sürelerini 30 dakikaya indirmeye çağırıyoruz.
HAVALANDIRMA SİSTEMLERİ DERHAL HAYATA GEÇİRİLMELİDİR!
Okullarımızda havalandırma sistemleri olmadığı gibi pencere sistemleri de düzenli ve sağlıklı bir havalandırmaya uygun değildir. Bu konudaki bütün çağrılarımıza rağmen gerekli çalışmalar başlatılmamıştır. Kış aylarının yaklaşmakta olduğu dikkate alındığında öğrenci ve öğretmenlerimizin sağlıklı bir derslik ortamına kavuşabilmesi önemlidir. Bu konuda acilen çalışma başlatılmalı ve yüz yüze eğitimin devam etmesi riske atılmamalıdır.
ÖĞRETMEN VE YARDIMCI HİZMET PERSONELİ İHTİYACI ACİLEN KARŞILANMALIDIR!
MEB, yıllardır kadrolu yardımcı personel alımı yapmamakta ve ihtiyaçlar İŞKUR üzerinden geçici görevlendirmelerle geçiştirilmektedir. Yüz yüze eğitimde bir ay geçmiş olmasına rağmen okullarımızın büyük çoğunluğunda yardımcı hizmet personeli ihtiyacı halen giderilmemiştir. Tüm okullarda temizlik görevlisi yardımcı personel hemen göreve başlamalıdır. Kamu hizmetlerinin sürekliliği, düzenliliği ve halka daha nitelikli olarak sunulması için eğitimde her türlü güvencesiz istihdam uygulamasından derhal vazgeçilmeli, herkese kadrolu ve güvenceli istihdam sağlanmalıdır.
Salgın gibi toplum sağlığını tehdit eden bir konuda her bireyin sağlıklı bir çevrede yaşam hakkını, çalışma hakkını ve eğitim hakkını savunması gerektiği açıktır. Sağlıklı ve güvenli bir şekilde tam zamanlı yüz yüze eğitim için tüm eğitim bileşenlerinin aşı olması, her şeyden önce toplumsal bir sorumluluktur. Bu konuda tüm eğitim emekçilerinin ve velilerimizin gerekli duyarlılığı göstereceğine inanıyoruz.
Öğrencilerimize, velilerimize ve tüm halkımıza karşı duyduğumuz sorumluluk bilinciyle yüz yüze eğitimin sağlıklı ve güven içinde yürütülebilmesi için tüm tedbirlerin alınması ısrarımız devam edecektir. Bu çabamız yüz yüze eğitimin riske girmemesi ve öğrencilerimizin bir buçuk yıldır yaşadığı kayıpların daha fazla derinleşmemesi içindir. MEB’e sorumluluklarını hatırlatıp tedbirlerin alınmasını sağlamaya çalışmak, salgın nedeniyle kapanmalar yaşansa bile eğitim öğretimin devam edebilmesini sağlayabilmek bizim için en öncelikli sorumluluktur.
Eğitim Sen olarak gerek öğrencilerimizin en doğal hakkı olan sağlıklı ve güvenli ortamlarda yüz yüze eğitim alması, gerekse eğitim emekçilerinin sağlıklı koşullarda çalışması için gerekli olan tüm tedbirlerin eksiksiz alınması talebimizi bir kez daha belirtiyor, sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.