Tarikat Yurtları Kapatılmalıdır

Tarikat Yurtları Kapatılmalıdır

Tarikat Yurtları Kapatılmalıdır

Dün Antalya’da özel bir yurtta yaşanan vahşi cinayet yıllardır Eğitim Sen olarak dile getirdiğimiz yurt sorununun devlet eliyle çözülmemesinin bir sonucudur. Son yıllarda iktidarın öğrencilerin barınma sorunlarını çeşitli tarikatlara havale etmesi sonucunda çeşitli dernek ve vakıf adı altında çok sayıda yurt açıldı. Hatta kapatılan bazı tarikatların uzantısı olan dernek ve vakıflara ait yurtlar diğer tarikatlara paylaştırıldı.

Denetimsiz bir şekilde çoğalan bu tür yurtlarda yaşanan sorunlar her geçen gün tehlikeli boyutlara ulaşmış durumdadır. Çeşitli taciz ve tecavüz olaylarının kamuoyuna yansıdığını hepimiz görüyoruz. Dün yaşanan vahşi cinayet ise bu tür yurtların ne denli denetimsiz olduğunu an acı şekilde bizlere göstermiştir. Antalya valiliğinin yaptığı açıklamada “Şüphelinin 3 ay önce yurtta işe başladığı 17 Mart 2020’de düzenlenen doktor raporunda bipolar duygulanım bozukluğu teşhisi konulduğu. 27 Kasım 2020’de düzenlenen doktor raporunda bipolar duygulanım bozukluğu ve unipolar, depresyon, depresif nöbet tanısı konulduğu, 2 Mart 2020’de hastanede 15 gün yatış yaptığı ve şizoaffektif bozukluk ve bipolar duygulanım bozukluğu ile psikotik belirtisiz manik teşhisi konulduğu, bu tarz hastalıklarda her ay rutin kontrollere gitmesi gerekirken 29 Temmuz 2021’den sonra bir daha kontrole gitmediği tespit edilmiştir. Tahkikat çok yönlü devam etmektedir” denilmektedir.

Buradan da anlaşılacağı gibi şahsın ağır psikolojik rahatsızlığı olmasına rağmen ve 3 ay önce işe girmesine rağmen herhangi bir denetim yapılmamış, yapıldı ise de görmezden gelinmiş belirtilen rahatsızlıklara rağmen öğrenci yurdunda çalışmaya devam ettirilmiştir. Buradan da anlaşılacağı gibi çeşitli tarikatların kontrolündeki yurtlar yeterince denetlenmemektedir. Bu yurtlara çok geniş özgürlükler tanınmış bulunmaktadır. Ailelerin çocuklarını emanet ettiği yurtların bu denli keyfi davranması telafisi olmayan sonuçlara yol açmaktadır. Sorumlular bellidir. Kamuoyunun bilgi alma hakkını engelleyerek, kamuoyunu aydınlatmaya çalışan gazetecileri gözaltına alarak gerçekleri örtemezsiniz.

Öğrencilerimizin barınma sorunu kamusal bir hak olarak kabul edilmeli ve devlet eliyle çözülmelidir. Tarikatların kendilerine mürit devşirme alanı olarak gördükleri tarikat yurtları kapatılmalıdır. Yoksul aile çocukları tarikat yurtlarına mahkum edilmemelidir.

Eğitim Sen olarak bir kez daha vurguluyoruz. Öğrencilerin barınması devletin sorumluluğundadır ve kamusal bir haktır. İktidarlar bu hakkı sağlamakla yükümlüdür.

 

Sendikamızdan Haberler